Kayıtlar

değişim etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Tel örgünün ardından

Resim
Bazen olabiliyor, yazmak istesem de masa başına oturamadığım bir dönemden geçiyorum. Günlük hayatım uzaktan görüldüğü gibi sükûnet içinde akmıyor sonuçta. Özellikle sosyal medyayı kurcalayıp hakkımda fikir sahibi olanlar için köyde ama güzel bir evde yaşayan, hiçbir maddi sıkıntısı olmayan, bütün gün bisiklete binip akşam güneşini illaki iki duble rakıda söndüren biri göründüğümü biliyorum. Keşke öyle olsa! Her yazıda, her çizimde, paylaştığım her fotoğrafta "Hayallerini yaşadığımı" söyleyen insan sayısı artıyor ve bu hayali yaşamak isteyenler önü alınamaz bir dalgaya dönüşüyor. Ne yalan söyleyeyim, Bodrum'a gelerek buraya en büyük kötülüğü etmişim gibi hissediyorum. Yakaköy'ün kimyasını bozanların da elebaşıyım. Hiç tanımadığım insanların, evden çektiğim birkaç fotoğrafa bakıp "Yakaköy'de otel, pansiyon, mümkünse deniz kıyısında ve ucuz olursa düşeş olur" diye mesaj atanlardan, "Bize ev bul! Sezonluk tutalım!" emrivakilerinden anlaşılabiliyo...

Sonbahara girerken

Resim
Yaklaşık bir ay sonra Bodrum'daki ilk senemizi tamamlıyoruz. Takvim itibariyle de ikinci sonbaharımız olacak. Dolayısıyla tatildi, bayramdı, kalabalıktı, yaz sıcaklarıydı derken, aslında Bodrum'da sonbaharın neden bu kadar özlendiğini anladım. Benden eskiler boşuna "bitse artık şu yaz!" demiyorlar. Bir dalga misali köpük köpük, haldur huldur Bodrum'a gelen insanlar, gerisin geriye çekildiğinde koylar, sokaklar, yollar, doğa yani her şey tüm pırıltısıyla tamamen bize kalıyor. Büyükşehirliye ait her bir ayak izi o kristal dalgayla birlikte silinip kayboluyor. İşte bu çekilmenin bünyeye armağan ettiği duygu ile nihayet tanışmış oldum. İstanbul-Bodrum Bisiklet Turu bittiği andan itibaren Bodrumlu hayatımız başlamıştı. / Sonbahar Önce Yalıkavak... / Kış ... 8 ay sonra, Yakaköy'de oturmaya başladık / Yaz Gerçi Yakaköy'de yaşadığımızdan olacak yaz kalabalığı ve gürültüleriyle pek karşılaşmadık. Merkezde her ne kadar bir trafikten bahsedilse de bu b...