O Maestros / Ο Μαέστρος
Çocukluğumun geçtiği mahalle tam da, rum komşularımız birer birer Yunanistan'a gidince renksizleşmişti. Yerlerine gelenler de kendi dünyalarında olunca tadı hiç mi hiç kalmamıştı. Biz oradan taşındıktan sonra sokağa şirket ve ofisler doluşup, binalar dönüştürülünce, geriye elde pek bir şey kalmadı. Geçen haftalarda Midilli'de yaşadığımız birkaç saat, bana bildiğim çok eski bir duyguyu yeniden hatırlattı. Çocukluğumdan, ağzımda kalan tat misali, aynı renkliliği, güzelliği, gülücüğü ve samimiyeti kıyıda oturduğumuz restoranda izledim. Merkela'yı, Yorgo Amca'yı, Mihail ve Dimitri'yi ne kadar özlediğimi farkettim. Madam Katina'yı andım. Atina'ya da gitmek istedim. Sadece Bebek'te ve benim gibi değil, İstanbul'un farklı semtlerinde hatta Türkiye'nin başka şehirlerinde yaşamış Rumlar hala özleniyor. Konuştuğum insanlardan biliyorum bunu. İster baskıyla, zorla, mübadeleyle gönderilmiş, ister kendiliğinden gitmiş olsunlar onlarsız çok eksik kalmışız.